TÜSAD Tütün Kontrolü Çalışma Grubu tarafından 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü nedeniyle yapılan açıklamada tehlikenin boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Tütün kullanımının en sık tüketim şekli olan sigaranın dünyada 15 yaş üstü yaklaşık 18 milyar kişi tarafından kullanıldığını belirten TÜSAD Tütün Kontrolü Çalışma Grubu üyesi hekimler bu kullanıcıların yüzde 80inin orta ve alt gelir düzeyindeki ülkelerden olduğunu ve sigaraya başlama yaşı 11e kadar düştüğünü belirtti.
NİKOTİN 8 SANİYEDE BEYNE GİDİYOR
Yanan tütünün ve kağıt dumanının içeriğinde başta katran olmak üzere sayısı 7.000lere varan kimyasal madde ve içerik bulunduğu bunların en az 250sinin zehirli toksik olduğunu ve en az 70 maddenin de bizzat kanserojen özellikler taşıdığı belirtilen açıklamada şu noktalara dikkat çekildi: Bir zehir bombası niteliğindeki sigara yandığında nikotin açığa çıkarır. Dumanla akciğerlere ardından dolaşım sistemi ile 8 saniyede beyne giden nikotin ilk etapta keyif verici özelliğiyle kullanıcılarını kendisine bağımlı hale getirir. Uzun vadede uyardığı beyin dahil olmak üzere tüm sistemler üzerinde bir kısmı kalıcı olumsuz etkiler yaratır.
YILDA 8 MİLYON KİŞİ HAYATINI KAYBEDİYOR
Sigara dumanının bağışıklık sistemi üzerindeki baskılayıcı fonksiyon kusuru ya da kaybı etkileri olduğu ve insanın genetik yapısında kalıcı hasarlar oluşturduğu bilgisine yer verilen açıklamada bunun da başta akciğer olmak üzere KOAHtan Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı kalp ve damar hastalıklarına bir dizi hastalığı neden olduğu belirtildi. Dünya genelinde yılda 8 milyon kişinin sigara dumanı nedeniyle hayatını kaybettiği belirtilirken şu verileri de paylaşıldı: Yılda 8 milyon kişi her dakikada 15 kişi demektir. Ülkemizde sigara ilişkili ölüm sayıları yıllık 80 bin civarında. Bu da her saat için 9 kişi demektir. Bu kayıpların bir kısmının pasif ikincil elde duman maruziyetiyle ölen kişiler olduğunu bilmemiz tüm kayıpların büyük birer sosyal acı olduğunu net ifade etmemiz gerekiyor.
COVID-19UN YAKLAŞIK 4 KATI KAYIP VAR
Sigara ile ilgili bazı verileri güncel COVID-19 pandemisi verileriyle de kıyaslayan hekimler tablonun vahametini şöyle gösterdi: Aralık 2019da ortaya çıkan ve tüm dünyanın adeta eksenini bozan COVID-19 pandemisi istinasız tüm dünyayı ve insanlığı etkileyerek yüzyılın felaketi olarak tarihe geçti. Dünyada pandemide hayatını kaybeden insan sayısı yaklaşık 23 milyon kişidir sigara ilişkili ölümler ise bunun yaklaşık 4 katı. Ülkemizde ise pandemi nedeniyle hayatını yitiren kişi sayısı 30 bin civarında sigara ilişkili ölümler ise bunun yaklaşık 25 katı. Bu arada güncel sağlık verilerine göre özellikle akut dönemde Corona virüsünün en sık ve ciddi hasta ettiği organ akciğer ve solunum yolları. Buna sigaranın sebep olduğu hastalıklar da KOAH kanser gibi eklenince Corona virüsü sigara içicilerini daha sık hasta ediyor. Hastalığa yakalananlarda da daha ciddi ve yüksek ölüm riskiyle seyrediyor. Çağın salgınında bağışıklık sisteminin savunma yeteneği çok önemli. Sigaranın bağışıklık sistemi üzerindeki olumsuz etkisi hastalığın sigara içicilerindeki risk artışını açıklıyor. Pandeminin ortaya çıkardığı bu durumlar bile başlı başına sigara bırakmayı zorunlu hale getiriyor.
ÇEVREYE VE EKONOMİYE ZARAR VERİYOR
Üçte ikisi doğaya atılan ve minimum 10 yılda çözünen izmaritlerin en büyük çevre kirleticilerinden olduğu belirtilen açıklamada şu ilginç verileri de yer aldı: Ülkemizde tüketilen sigara izmaritleri ve paketleri yılda yaklaşık 497 ton. Sigara sağlığımız gibi doğamıza da zarar veriyor. Bu arada ülkemizde sigara içicisi gelirinin yüzde54ünü sadece yakıp havaya üflediği lüks tabir edilen sigara markalarına harcıyor. Lüks tüketim vergisi ödeyerek bütçesini zarara uğratıyor. Buna hastalık teşhis-tedavi maliyetleri iş gücü ve üretim kaybını eklediğimizde ülke genelinde yıllık 42 milyon TL. civarında büyük bir ekonomik yük ortaya çıkıyor.
Sigara bağımlılığının tedavisi mümkün bir klinik durum olduğu aktarılan açıklamada son yıllarda ismi duyulmaya başlanan yeni tütün ve nikotin ürünlerinin nargile elektronik sigara ıstılmış tütün ürünleri kesinlikle bir bırakma aracı olmadığını da vurgulandı.
YORUMLAR