Türkiye Kovid-19'a rağmen geçen yıl pozitif ayrıştı

İLKE Vakfı İktisat İzleme Raporu'na göre, Türkiye, geçen yıl salgına rağmen tarım, enerji, bilişim ve savunma sanayi sektörlerinde pozitif ayrışma yaşadı.

İlim Kültür Eğitim Vakfı'ın (İLKE Vakfı) İktisat İzleme Raporu'na göre, Türkiye, geçen yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına rağmen tarım, enerji, bilişim ve savunma sanayi sektörlerinde pozitif ayrıştı.

İLKE Vakfı, Alan İzleme Raporları Projesi kapsamında serinin 6'ncı raporu olan İktisat İzleme Raporu 2020'yi hazırladı. 7 alt başlığın yer aldığı raporda, "2020 makroekonomik görünüm, stratejik sektörler, İslam iktisadı, gelir dağılımı ve sosyal adalet, çalışma hayatı ve salgın bağlamında Türkiye ekonomisi" olmak üzere birçok farklı konu ele alındı.

AA muhabirinin rapordan derlediği bilgilere göre, son yüzyılın en büyük salgını olan Kovid-19, geçen yıl küresel ölçekte derin bir etki bırakırken, salgın sebebiyle ortaya çıkan etkilerin iz düşümleri genel olarak sağlık, ekonomi, eğitim, siyaset ve toplum alanlarında görüldü. Etkinin en derinden hissedildiği alan ise sağlık sektörü oldu.

Makroekonomik göstergeler arasındaki enflasyon, işsizlik ve kur rakamları da bu etkilerin en yoğun hissedildiği alanlar olarak belirlendi. Ekonomik sektörel yapı da salgından etkilendi. Buna rağmen Türkiye'nin en önemli sektörlerinden tarım, enerji, bilişim ve savunma sanayi geçen yıl pozitif ayrıştı.

Rapora göre, salgının ortaya çıkardığı küresel ekonomik kriz tüm ülkeleri etkilese de Türkiye ekonomisi, alınan önlemler ve yaz aylarında yaşanan normalleşme süreciyle geçen yıl büyümeyi başardı.

Geçen yıl özellikle tarım ve savunma sanayi öne çıkarken, bitkisel üretim, yaşanan kuraklığa rağmen tarihin en yüksek seviyesine ulaşarak 124 milyon ton oldu.

Enerji sektörü de geçen yıl birçok atılım sayesinde iyi bir performans sergiledi. Karadeniz'de keşfedilen doğal gaz rezervleri, Doğu Akdeniz'deki arama faaliyetleri ile siyasi mücadeleler geçen yılın en önemli konuları olurken, Ocak 2021'de elektrik üretiminin yüzde 21,3'ü rüzgardan sağlanarak tüm zamanların rekoru kırıldı.

Bilgi ve iletişim sektörü yüzde 13,6 büyüdü
Rapora göre, savunma sanayisinde hayata geçirilen yerli projeler ihraç edilerek ülkenin döviz rezervlerine katkı sağladı. Krizlerden veya salgınlardan hiç etkilenmeyen askeri harcamalar, küresel olarak da artış göstermeye devam etti.

Küresel savunma harcamalarının GSYH'ye oranı, 2019'da yüzde 1,85 iken, geçen yıl yüzde 2,08'e yükseldi. Dünyanın en büyük 100 savunma sanayi firmasının listelendiği Defence News Top 100 listesinde 2016'da 2 olan Türk şirketlerinin sayısı, geçen yıl 7'ye çıktı.

Uzaktan eğitim ve çalışma zorunluluğu, bilgi ve iletişim sektöründeki harcama ve yatırımları artırdı. Türkiye bilgi ve iletişim sektörü, geçen yıl dünya ile paralel şekilde, yüzde 13,6 büyüdü. Öte yandan, bilişim alanında yapılan ihracat da ekonomiye katkı sağladı.

Rapora göre, geçen yıl salgından en büyük darbeyi turizm aldı. Özellikle Mart 2020'den itibaren küresel uçuşların azalması, uluslararası fuarların iptal edilmesi ve dünya çapında seyahat yasaklarının gelmesi, 2020'nin yaz aylarına ilişkin yapılan tatil rezervasyonları ve önceden alınan uçak biletlerinin iptal edilmesine, bir kısmının da ertelenmesine neden oldu.

İhracat rakamları içerisinde ciddi bir paya sahip olan turizmdeki kayıplar, döviz rezervlerinden hizmet sektöründeki istihdama kadar birçok alanda sorunlara yol açtı.

"Raporda problemlerin çözümüne yönelik politika önerilerinde bulunduk"
İLKE Vakfı İktisat Alan Sorumlusu ve Kırklareli Üniversitesi İktisat Fakültesi'nden Dr. Öğretim Üyesi Taha Eğri, rapora ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl salgının hem küresel hem ulusal düzlemde derin ekonomik etkiler bıraktığını söyledi.

Alan İzleme Raporu'yla yaşanan problemleri gündeme gelmeyen ve ihmal edilen boyutları ile analiz etmeyi amaçladıklarını kaydeden Eğri, tespit edilen problemlere yönelik raporda politika önerilerinde bulunduklarını belirtti.

Raporda yer alan her konu başlığında Kovid-19'un etkisinin konuyla ilişkili olarak analiz edildiğini aktaran Eğri, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'nin 2020 yılındaki makroekonomik görünümünün incelendiği ilk bölümde Kovid-19'un ekonomik görünümde olası etkisi göz önünde bulundurularak inceleme yapıldı. Raporun bir diğer bölümünde salgının sektörel yapıya olan etkisi, bilhassa da turizm sektöründe meydana getirdiği olumsuzluklar incelendi. Raporda, Kovid-19 etkisi altındaki turizm sektörünün 2020 yılındaki seyri; küresel turizmdeki genel düşüşün içerisinde Türkiye'nin güvenli turizm adımları, resmi düzenlemeler ve maddi destekler ile elde ettiği avantajlar ilişkilendirilerek değerlendirildi. Raporun Türkiye'de 2020 yılında çalışma hayatının incelendiği 6'ncı bölümünde ise Kovid-19 ile birlikte küresel bir kırılma olarak karşımıza çıkan istihdam düzeyindeki bozulmalara dikkat çekildi. Bunun yanında Kovid-19'un Türkiye ekonomisine etkisi ayrı bir başlık altında incelenerek salgının küresel ve ulusal etkileri, salgın bağlamında alınan iktisadi önlemler, para politikası kararları ve kredi kullanım durumları masaya yatırıldı."