Erdoğan: Öyle bir kazanacağız ki bu ülkenin hiçbir ferdi kaybetmeyecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "14 Mayıs'ta tercihinizi Türkiye Yüzyılı'ndan yana yapın. Tercihinizi güven ve istikrarın devamından yana yapın. Tercihinizi evlatlarınızın geleceğinden yana yapın ve 14 Mayıs'ta öyle bir kazanacağız ki bu ülkenin hiçbir ferdi kaybetmeyecek" dedi.

Cumhurbaşkanı  Erdoğan, 14 Mayıs'ta yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28'inci Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde, TRT'de propaganda konuşmasının ilkini gerçekleştirdi. Erdoğan, ''İlk gençlik yıllarımdan beri siyasetin farklı kademelerinde hep sizlerin huzurunda olmuş bir kardeşinizim. Üstlendiğimiz her görevde, yaptığımız her işte sizlerin murakabesi altında bir hayat sürdük. Bugüne kadar girdiğimiz 15 seçimin tamamında sizlerin sandıkta verdiği onayla ülkemizin yönetim sorumluluğunu yürüttük. Bu zorlu süreçte karşıladığımız her sıkıntının üstesinden sizlerin desteği ve duasıyla geldik. Elbette eksiklerimiz, hatalarımız olmuştur. Ama samimiyetle ve tüm gücümüzle eser üretmek, hizmet vermek için çalıştığımızı kimse inkar edemez. Sizlerden aldığımız destekle ülkemize, Cumhuriyet tarihinin tamamını katlayan eserler kazandırdık. Türkiye’nin son 21 yılında hayata geçirdiğimiz reformlarla sadece ülkenin demokrasi ve kalkınma altyapısının eksiklerini tamamlamakla kalmadık; bizim asıl başarımız tarihi bir zihniyet devrimini gerçekleştirmek oldu. Bu öyle bir devrim ki kökeninden, inancından, mezhebinden, meşrebinden dolayı kendini ülkesinden ve devletinden dışlanmış hisseden her ferdi kucakladı. Her bir insanımızı tüm farklılıklarının ötesinde, Türkiye ortak paydasının ayrılmaz bir parçası halinde getirdi" dedi.

'TÜRKİYE'YE DEĞER KATAN TÜM VATANDAŞLARIMIZLA İFTİHAR EDİYORUZ'
Erdoğan, konuşmasının devamında, "Mardinli Aziz Sancar hocamız Nobel Ödülü’nü kazandığında kimse ona kökenini, şehrini, anasının babasının mesleğini, kıyafetini sormadı. Hataylı Uğur Şahin küresel salgına karşı en etkili aşıyı geliştirdiğinde kimse onun nereden geldiğine, nerede yaşadığına bakmadı. Yozgatlı Rıza Kayaalp güreşte üst üste şampiyonluklar kazandığında kimse ona nereli olduğunu, kimlerden olduğunu, nerede büyüdüğünü sormadı. Trabzonlu Selçuk Bayraktar dünya savunma sektöründe çığır açan işlere imza attığında kimse onun dedelerinin peşine düşmedi. Milletçe bu değerlerimizin hepsinin farklı alanlardaki başarılarıyla gurur duyduk, hepsini sahiplendik. Gerek şehirlerimizde gerek Teknofest gibi etkinliklerde gençlerimizin azimlerini gayretlerini, çabalarını gördükçe yüreğimizi sevinç kaplıyor. Küresel başarılarıyla taktir kazanan insanlarımızla ne kadar gurur duyarsak, fabrikada alın teriyle üretim yapan, ofiste masasının başında dosyasını tanzim eden, dükkanında atölyesinde tezgahının başında ekmeğini kazanan, tarlasında toprağını eken, ahırında hayvanını besleyen, okulunun sırasında kafasını kitabına gömen, evinde ailesi ve çocukları için çalışıp didinen, emekliliğinde ikinci baharını yaşayan velhasıl her nerede olursa olsun bu ülkenin bir bireyi, bu milletin bir ferdi olarak Türkiye’ye değer katan tüm vatandaşlarımızla iftihar ediyoruz" diye konuştu.

'DEMOKRASİDE STANDARTLARI BUGÜNLER İÇİN YÜKSELTTİK'
Erdoğan, konuşmasında 'Türkiye Yüzyılı'na atıfta bulunarak, şöyle konuştu:

"Şimdi de aynı anlayışla Türkiye Yüzyılı'nı milletimizin ortak hayali olarak inşa etmeye hazırlanıyoruz. Ülkemizin bugün geldiği seviyede emeği, alın teri, zihin çabası katkısı olan herkesi hiçbir ayrım yapmadan bu hayalin etrafında kenetlenmeye devam ediyoruz. 14 Mayıs seçimlerini işte bu kenetlenmenin yeni bir tezahürü haline dönüştürmek istiyoruz. Dünyanın yaşadığı siyasi ve ekonomik dönüşümün, Türkiye’nin önüne açtığı fırsatları ancak bu şekilde kazanca çevirebiliriz. Geçtiğimiz 21 yılda ülkemizin asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini giderirken hep bugünlerin özlemiyle yaşadık. Eğitimde, sağlıkta, adalette, güvenlikte, ulaşımda, enerjide, sanayide, tarımda, ticarette ülkemize kazandırdığımız altyapıyı hep bugünler için kurduk. Demokraside, hak ve özgürlüklerde ülkemizin standartlarını hep bugünler için yükselttik. Artık bu hayali gerçekleştirmenin eşeğindeyiz. Milletimiz buna layıktır. Milletimiz kendilerini gelişmiş olarak tarif eden ülkelerde ne varsa hepsine de daha fazlasıyla sahip olmaya layıktır. Tarihimizdeki o şanlı günleri kitaplarda iç geçirerek okumak, dizilerde hayıflanarak seyretmek yerine daha iyisiyle canlandırabileceğimiz bir yerdeyiz. 14 Mayıs seçimlerini işte bu kritik dönemecin sembolü yapmak istiyoruz." 

'ÖYLE BİR KAZANACAĞIZ Kİ BU ÜLKENİN HİÇBİR FERDİ KAYBETMEYECEK'
Erdoğan, kendilerini hep 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' öğüdünün izinden gittiklerini vurgulayarak konuşmasını şöyle tamamladı:

"Biz hep Yunus'un 'gönüller yapmaya geldik' düsturunun peşinden gittik. Bunun için ne mücadeleler verdiğimizi en iyi sizler biliyorsunuz. Ülkemizi vesayetin dişlerinden, terör örgütlerinin kanlı ellerinden, darbecilerin namlularından, ekonomik tetikçilerin tuzaklarından kurtarma mücadelesi verirken hep milletimizin selametini, ülkemizin huzurunu düşündük. 14 Mayıs'ta da sadece Türkiye'nin güvenliğini ve huzurunun devamını, evlatlarımızın geleceğinin aydınlığını, Türkiye Yüzyılı'nın yükselişini hedefliyoruz. Siyasette 40 yılı, başbakan ve cumhurbaşkanı olarak ülke yönetiminde 20 yılı devirmiş bir kardeşiniz olarak başka herhangi bir dünyevi hırsımın olmayacağını herhalde sizler de taktir edersiniz. İşte bunun için diyorum ki 14 Mayıs’ta tercihinizi Türkiye Yüzyılı'ndan yana yapın. Tercihinizi güven ve istikrarın devamından yana yapın. Tercihinizi evlatlarınızın geleceğinden yana yapın ve 14 Mayıs'ta öyle bir kazanacağız ki bu ülkenin hiçbir ferdi kaybetmeyecek."