Destici: "Cumhur İttifakı pazarlıkla değil, sokakta kuruldu"
13 yıl önce hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcoğlu Kocaeli'de düzenlenen ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin de katıldığı programla anıldı. Programda konuşan Mustafa Destici "Bize soruyorlar Cumhur İttifakı ne zaman kuruldu. Diyorum ki Cumhur İttifakı pazarlıkla kurulmadı. Cumhur ittifakı 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimine karşı sokakta kuruldu. " dedi
29 Mart 2009'da Elazığ'da geçirdiği helikopter kazasında hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcoğlu Büyük Birlik Partisi Kocaeli İl Başkanlığı' nın düzenlediği ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin de katıldığı anma programı ile anıldı. Yoğun bir katılımın olduğu programa BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Kartepe Belediye Başkanı Mustafa Kocaman, Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, Kandıra Belediye Başkanı Adnan Turan, AK Parti Kocaeli İl Başkanı Mehmet Ellibeş, BBP Kadın Kolları Genel Başkanı Dilek Keskin, BBP İl Başkanı Remzi Kaya, BBP İzmit İlçe Başkanı, İYİ Parti İzmit İlçe Başkanı Pelin Coştur Filiz, Gelecek Partisi İzmit İlçe Başkanı Ömer Uçar, DSP Kocaeli İl Başkanı Halim Dedeoğlu, BBP İl Kadın Kolları Başkanı Sevgi Kaya BBP Teşkilat Başkanı Metehan Küpçü,Küpçü,BBP İzmit İlçe Başkanı Gökhan Aladağ, Alperen Ocakları İl Başkanı Kaan Şengül ve çok sayıda partili katıldı.
"BU YOLDA KORKAKLIK DÖNEKLİK ETMEYECEĞİZ"
Hafız Muhsin Özkök' ün Kuran'ı-Kerim tilaveti okunmasıyla başlayan program daha sonra İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile devam etti. Programda ilk konuşmayı Alperen Ocakları İl Başkanı Kaan Şengil gerçekleştirdi. Şengil Bundan tam 13 yıl önce şehidimiz bizim en değerlimiz, ocağımızın İmam Hüseyin'i kahpece bir suikaste aramızdan ayrıldı diyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: "Kimin yaptığını aşağı yukarı biliyoruz. Maalesef ortaya da çıkarılmadı. Biz Alperen Ocakları olaraki bundan sonra davasını yolunu sürmeye devam edeceğiz. bu yoldan da dönmeyeceğiz.Bu yolda korkaklık döneklik etmeyeceğiz. Kendisinin bir sözüyle konuşmamı bitiriyorum: Bu ülkede dürüstlük başa beladır. Bu bela da başımızın tacıdır. "
"SİYASET AÇISINDAN BÜYÜK KAYIP"
Şengil’in ardından söz alan Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü “Türk siyasetinin önemli isimlerinden Muhsin Yazıcoğlu'nu anmak üzere bir arada olduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı:" Yakın tarihin önemli isimlerinden, yaşamı ve Türk siyasetine katkılarıyla önemli bir isim niteliği taşıyan merhum Muhsin Yazıcoğlu'nun vefatının siyaset açısından büyük bir kayıp olduğuna inanmaktayım. Siyaset, politika, ideoloji, bakış açısı çoğu zaman tartışmalara neden olduğu gibi görülse de bazı zaman birleştiriciliği ve bütünleştiriciliği bünyesinde bulundurmaktadır. Bu birleştiriciliği sağlayan en önemli unsur ise vatan ve milletin bölünmez bütünlüğüne duyulan sorgusuz inançtır. Bu birleştirici unsur merkezde olduğu müddetçe tüm tartışmalar menzile giden yolda küçük unsurlar olarak görünmektedir. Merhum Muhsin Yazıcoğlu bu bağdaştırıcı bakış açısını en iyi temsil eden vatan ve millet sevgisiyle temel düşünce biçimi sayan kıymetli bir siyaset adamıdır. Dönüp baktığımızda kurmuş olduğu çoğu ifadede bu gerçeği görmek mümkündür. Çok hoşuma giden bir sözü var:Kan dökmeyi seven bir millet değiliz ama söz konusu vatan ise dünyanın şah damarını keseriz. Kendisinin inanmadığım yolda milyonlarla yürüyeceğime inandığım yolda tek başıma yürürüm düsturu siyasetin ötesinde bir anlam taşımaktadır.
“VATAN MİLLET SEVGİSİ YOL HARİTAMIZDA YER ALMALI”
Yine en önemli değerlerimizden olan mukaddes bayrağımıza ilişkin bu bayrak öyle bir bayraktır ki içinde vatan vardır, dökülen kan vardır, iki cihan vardır, iman vardır sözleri kapsayıcı bakış açısından en önemli göstergedir. Bayrağın bizi biz yapan değerlerini kavramak onunla ilişkili tüm unsurların tümünün hayatımızın bizi biz yapan en ince kılcal damarlarına ne denli işlediğinin en önemli göstergesidir. Bizler bayrak ve vatanın ve milletin mukaddesatı ile birleşerek oluşturduğu bu Türklük damarında akan kanın tarihin en önemli döneminde en zor işleri başardığının farkındayız. Bu bakış açısı yalnız değil yanlış yolda yürümekten korkanların bakış açısıdır. Kendisi için mühim olandansa millet için mühim olanı düşünenlerin bakış açısıdır. Bu sebeple vatan ve millet sevgisi siyaset üstü bir politika olarak yer almalı, yol haritamızda yer almalıdır.
"ONLAR İNANDIKLARI YOLDAN DÖNMEYİ HİÇ DÜŞÜNMEDİLER”
Rektör Hülagü’nün ardından sözü alan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın "Bugün milletin tarihine altın harflerle adını yazdıran şehitlerimizden Muhsin Yazıcoğlu reisin, onun hatırasını anmak üzere bir araya geldik. Onun yolunu hepimiz biliyoruz aslında. Onun yolu ilahi kelimetullah davası. Onlar inandıkları yoldan dönmeyi hiç düşünmediler. Bile bile isteye isteye şehadete gitmeyi bildiler. Allah herkese şehit olmayı nasip etmiyor. Ona şehadet şerbeti içmek nasip oldu. Biz biliyoruz ki nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz.
"ALLAH ONUN YOLUNDAN BİZİ AYIRMASIN"
Uzunca bir zaman süren işkence döneminden sonra koğuşa alındığındaki hikayesini buradakiler bilir. Namaz kılmaya çalışırken o namazların kabul olmayacağını düşünerek hem abdestin teyemmüm ike alınması hem de setri gerektiren kısımların örtülmemesi üzerine koğuştaki yaşlı bir amca ile konuşurken ki hikayesini okuyup onun anılarını dinleyip tüylerin diken diken olmaması mümkün değil. Bu adanmışlıkla bunu bir yaşam biçimi olarak benimsemekle ancak mümkün olabilir. Son tahlilde hepimizin yüz yüze geleceği tek bir gerçek var o da ölüm gerçeği. O ki ölümle karşılaşacağız o zaman dimdik durmak lazım tıpkı Muhsin Yazıcığlu gibi dümdüz yolunda ilerlemek lazım. Onun dimdik duruşları yalpalamayışları direk davanın yolundan ilerleyişi Türk demokrasisi için önemli. Tavrını en zor zamanda gösterdi. Ve yine şehadet şerbetini içmek için yolundan dönmemeyi bildi. Allah o ve onun gibi şehitlerin yolundan bizi ayırmasın. " ifadelerini kullandı.
”İYİ BİR DAVA ADAMIYDI ”
Büyükakın’ın ardından son sözü alan Genel Başkan Mustafa Destici ”Sözlerimin başında kurucu liderimiz Muhsin Başkanımızı ve Erhan Üstündağ, Yüksel Yancı, Murat Çetinkaya ve Gazeteci İsmail Güneş olmak üzere hepsini rahmetle yad ediyorum. 2009 yılından beri 25 mart ve 31 mart arasını Muhsin Yazıcıoğlu anma haftası olarak anıyoruz. Tüm illerimizde anma programlarımız yaptık yapıyoruz. Emeği geçen tüm dostlarımıza şükranlarımızı sunuyorum. Muhsin Yazıcıoğlu sadece bir siyasetçi değildi. Sadece bir siyasi partinin lideri değildi. O iyi bir insan, iyi bir Müslüman ve iyi bir dava adamıydı. Zaten onu Muhsin Yazıcıoğlu yapan, onu Cumhurbaşkanı , başbakan veya bakan olmamasına rağmen milyonları cenazesine toplanması bunun göstergesidir. Elbetteki acımız ve hüznümüz büyük ama onun ve bizim kaderimiz olduğunu biliyor ve iman ediyoruz.
“YAZICIOĞLU’NUN SEVDASI BU MİLLETİN EVLATLARI ”
Muhsin Yazıcıoğlu’nun davası sadece Türkiye sınırlarında değildi. Onun şehadetine ,Bosna, Suriye Filistin ağlamışsa iste onun davasının Türk İslam davası olmasının bir sonucuydu. Yazıcıoğlu davası için yaşadı ve davası için şehit oldu. Ne diyordu bir hayalim var Türkü, Kürdü Alevisi, Sunnisi imtiyazsız bir şekilde özgürce yaşadığı, başı açık kapalı aynı üniversitede okuduğu bir ülke hayal ediyorum. Evet belki o bunu göremedi ancak bugün Türkiye’de başı açık ve kapalı aynı okulda okuyor . Demek ki laiklik elden gitmiyormuş hatta daha mutlu oluyormuş. Yani Yazıcıoğlu’nun sevdası bu vatanın insanlarıydı.
"BİR BİRLİK DAVASI VARDI"
Elbette kırmızı çizgileri vardı. Terör ve şiddet her zaman kırmızı çizgisi oldu. Büyük Birlik Partisi’nin kuruluş felsefesi Allah ve Resülünün dışında hiçbir mutlak irade tanımadığı açıkça belirtti. Muhsin Yazıcıoğlu’nun bir birlik davası vardı. Sadece BBP’lillerim değil Ülkücülerin değil bu topraklarda yaşayan herkesin birliğini istiyordu. Bir hayalim var Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kaynaşmış ve birleşmiş bir Türk İslam Dünyası hayali vardı bugün hakikaten Türk Dünyası bir olsaydı ancak Türk Devletleri Teşkilatından bahsetmiyorum . Bunlara önemsiz demiyoruz önemli adımlar ancak daha erken adım atılsaydı. Kırım’ı bu kadar kolay ilhak edemezlerdi, Çin zülmünde Doğu Türkistan Türkleri inim inim inlemezdi.
"YARDIM İSTEYEN HİÇBİR ELİ GERİ ÇEVİRMEDİ"
Filistin'deki de Doğu Türkistan'daki de Myanmar'daki de Muhsin Yazıcoğlu’nun nasıl bir mücadele verdiğini biliyor. Kırım' a gittik. Daha sonra Rusya Kırım'ı ilhak etti. Tatar milli meclisi Kiev'e taşındı. Oraya giderek ziyaretlerde bulunduk. Devletimizin gücünü ve hükümetin bilgilerini götürdük. Dolayısıyla bütün bunları, bütün İslam coğrafyasını gezdiğinizde Türkiye Cumhuriyeti’nin izlerini görürsünüz. İşte bu aslında Muhsin Yazıcoğlu ve hepimizin hayalinin gerçekleşmesi adına atılan adımlar. Bakın bugün Türkiye'de Ukrayna ve Rusya heyetleri bir araya geldi. Barış görüşmeleri gerçekleştirildi. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin dünyadaki tüm devletler içinde ne kadar büyük, ne kadar önemli ve ne kadar doğru politikalar ürettiğini görmek elbette bu vatanın evladı olarak bizleri ziyadesiyle memnun etmektedir. İnşallah Türkiye başta kendi kardeş ve soydaş coğrafyası olmak üzere bütün coğrafyada akan kan ve gözyaşını gün gelecek durduracak. Rabbim görmeyi nasip etsin inşallah. Muhsin Yazıcoğlu sadece liderimiz değil ağabeyimizdir. Onu tanıyan herkesin zor anında sığınacağı limandır. Kendisinden yardım isteyen hiçbir eli geri çevirmemiştir.
CUMHUR İTTİFAKI SOKAKTA KURULDU
Muhsin Yazıcoğlu siyasetinin en önemli noktalarından biri milli irade idi. Milletin oyunun eksiksiz sandığa yansıması. Çünkü 12 Eylül'de bunun acı bedelleri ödenmiştir. İşte 28 Şubat'ın o karanlık günlerinde Muhsin Yazıcoğlu mertçe ordu peygamber ocağıdır dedi. Ve daha sonra şunu öğrendik ki elbette ki bu mesaj yerine gitti ve emin olun o zaman sinsi bir darbeye kalkışılsaydı Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşları sokaklarda o darbeye karşı çıkacaklardı. Aynı 15 Temmuzda hepimizin karşı durduğu gibi. Bize soruyorlar Cumhur İttifakı ne zaman kuruldu. Diyorum ki Cumhur İttifakı pazarlıkla kurulmadı. Cumhur ittifakı 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimine karşı sokakta kuruldu. Onun için Cumhur İttifakı’nı bu kadar sağlam tanıyıp hiçbir pazarlığa tabi olmayan bir şekilde yürümesinin hikmeti budur. Devletin bekası ülkenin bütünlüğü herşeyin önünde durmaktadır. Ve böyle olursa hedefe varacaktır. Ve böyle olursa devam edecektir. Onun için biz bu samimiyet ve bu düşüncelerle siyasetimize devam ediyoruz. Kimin ne dediğine bakmadan inandığımız yolda yürümeye devam edeceğiz.” sözleriyle konuşmalar sonlanırken Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını anlatan programla devam etti.