Ahmet Kadı: Olası depremde Gebze’nin hasar alması İstanbul’un...

Ahmet Kadı: Olası depremde Gebze’nin hasar alması İstanbul’un düşmesi demek

Gebze İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Kadı, olası bir depremde sanayi üretiminin duracağını belirterek, “Gebze sanayisi, yakınlığı nedeniyle İstanbul’u besleyen ana damardır. Olası bir depremde Gebze sanayisinin hasar alması demek, İstanbul’un düşmesi demek. Asıl ülkenin beka sorunu budur” dedi.

Editor: Haber Editörü
18 Eylül 2023 - 13:10

Kocaeli İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP), Ekim 2021’de yürürlüğe girdi. İRAP raporuna göre Kocaeli, yıkıcı deprem üretme potansiyeline sahip Kuzey Anadolu Fayı’nın etkileyeceği alan üzerinde. Raporda ildeki yerleşim alanlarının çoğu, zayıf zeminlerde bulunuyor, deprem yüklerine karşı dayanıklı yapı stoku da az.
Kocaeli’nin sanayi açısından ülkenin önde gelen illerinden biri olması endüstriyel kaza gerçekleşme olasılığını artırıyor. 14 sanayi bölgesinin 7’si Gebze ilçesinde bulunuyor. Olası büyük bir depremde bölgenin neredeyse tamamının etkileneceği öngörülüyor. Enerji hatları ile tehlikeli madde üreten tesisler de bu bölgede yer alıyor.

TEHDİTLER SIRALANDI
İRAP raporunda söz konusu tehditler şöyle ifade ediliyor:
“Konumu nedeniyle transfer güzergâhında yer alması, tehlikeli kimyasal maddelerin kullanıldığı ve depolandığı sanayi tesislerinin sayılarının fazla olması, sanayi tesislerinin fay hattına yakın olması, riskli sanayi tesislerinin birbirine yakın olması domino etkisi oluşturabileceği böylelikle yangın ve patlamaların çok daha geniş alanı olumsuz etkileme ihtimalinin olması, sanayi tesislerinin yakınında yerleşim alanlarının bulunması, olay anında müdahale ekiplerinin trafikten dolayı ulaşım zorluğu yaşanması, riskli tesislerin yaklaşık 2/3 oranında OSB dışında bulunması...”

TESİSLERDE BULUNAN KİMYASALLARIN BİLİNMEMESİ ÖNLEM ALINMASINA ENGEL
Raporda yeterli önlem alınamamasının nedenlerinden bazıları şöyle belirtiliyor:
“İş sağlığı ve güvenliği uzmanlarının işveren emrinde çalışmasından dolayı maliyet, üretim kaybı düşüncesiyle gerçek önlemlerin sağlıklı şekilde alınmasının engellenmesi, tesislerde mevcut yapı sorunu bulunması, tesislerin ilgili mevzuatlara tam uyum sorunu bulunması, bazı OSB ve firmalarda kendi itfaiye biriminin bulunmaması sebebi ile endüstriyel kaza durumunda kazaya müdahale süresinin uzun olması, tesislerde bulunan kimyasalların yeterince bilinmemesi ve olay anında tesisler tarafından bilgi paylaşımının eksik olması, kurumlar arası iş birliğinin zayıf olması, firmalarda kullanılan aktif yangın koruma sistemlerinin sürdürülebilir olmaması, risk tespiti ve anlık izleme süreçlerine ilişkin ortak Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) vb. bilişim altyapısının olmaması…”

"GEBZE’DE SANAYİNİN HASAR ALMASI İSTANBUL’UN DÜŞMESİ DEMEK"
Deprem üzerine çok sayıda çalışmalarının olduğunu aktaran TMMOB Gebze İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Kadı, “Gebze sanayisi, yakınlığı nedeniyle İstanbul’u besleyen ana damardır. Olası bir depremde Gebze sanayisinin hasar alması demek, İstanbul’un düşmesi demek. Asıl ülkenin beka sorunu budur” diyor. Sanayi bölgelerinde depreme yönelik hazırlığın olmadığını belirten Kadı, depremin sadece konutlar üzerinden konuşulduğunu belirtiyor. Kadı, “Bir diğer boyutu ise depremde sanayi bölgelerindeki üretimin durması... Basit çözümlerle önlenebilir ama bu boyutu hiç konuşmuyoruz bile. Sanayi bölgelerinde oluşacak iş gücü kaybını tartışmak gerekiyor. 6 Şubat depremlerinde bunu yaşadık. Depremden sonra insanların hayatını devam ettirebilmesi için iş gücünün olması gerekir” diye konuşuyor.

"BÜTÜN TÜRKİYE BİR ARAYA GELSE BU COĞRAFYAYI BESLEYEMEZ"
17 Ağustos depreminde TÜPRAŞ’ın hasar gören kısmının yeniden üretime geçmesinin yaklaşık 12 ay sürdüğünü hatırlatan Kadı, şöyle devam ediyor: “12 ay değil, organize sanayi bölgelerinin 2 ay durduğunu düşünebiliyor musunuz? Buradaki sanayi bütün Türkiye’yi besleyebilir. Ancak bütün Türkiye bir araya gelse bu coğrafyayı besleyemez. İnsanı yaşatmak kadar sanayi üretiminin durdurmamasının da önemli olduğunu düşünüyorum.”
Kadı, Sağlık Koruma Bandı’nın da yönetmelikte yer almasına rağmen uygulamada olmadığını ifade ederek, “TÜPRAŞ’ın 2 kilometre çevresinde yerleşim olmaması gerekiyor ama var. Bu uygulamalar yönetmeliklerde kalmış. İcraata gelince göz ardı edilmiş.” diye konuştu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x